kisasi

kisasi
(ед.)
1) месть, мще́ние; возме́здие;

lipa (toa, pa) kisasi — отомсти́ть (за себя);

спорт. отыгра́ться;

lipiza (toza) kisasi — отомсти́ть (за что-л.); тре́бовать возме́здия;

mwekaji kisasi haambiwi mwerevu — посл. мсти́тельного му́дрым не назову́т

2) возмеще́ние, компенса́ция

Суахили-русский словарь. 2004.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Смотреть что такое "kisasi" в других словарях:

  • uzun lafın (veya sözün) kısası — kısacası, özet olarak Uzun lafın kısası, eleştirmeci okuyucuya faydalı, edebiyata faydalı bir yazıcıdır. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sözün kısası — zf. Kısacası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kišti — kìšti, a, o ( ė) tr. K; R 1. dėti į ką ankštą, kimšti, murdyti, grūsti: Kìšk į kišenių sūrį J. Duoną kept ar ką džiovint į kakalį (krosnį) kiša K.Donel. Nekìšk šaukšto į svetimą puodą BŽ249. Raktas ne tas, netinka, o vis dėlto kiša [į spyną]… …   Dictionary of the Lithuanian Language

  • kısa — sf. 1) Boyu, uzunluğu az olan, uzun karşıtı 2) Az süren, uzun olmayan Türk milleti en kısa zaman içinde yeni harflerle okumaya, yazmaya başladı. E. İ. Benice 3) Ayrıntısı çok olmayan Kısa bilgi. Kısa yazı. 4) is. Kısa olan şey Uzun lafın kısası.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • šašas — šãšas sm. (4) 1. SD355, R295, MŽ395, Sut, K, I, RtŽ, M, LL240, Rtr, Š, DŽ plutelė, susidariusi žaizdos ar opos paviršiuje: Jau yra ant žaizdos šãšas užsidėjęs Prk. Parvažiavo namie, i pradėjo jam kojos tinti, ištino vienu šašù Žg. Draskyk… …   Dictionary of the Lithuanian Language

  • Cry of the Justice Bird —   First …   Wikipedia

  • Sezen Aksu — Pour les articles homonymes, voir Aksu. █ …   Wikipédia en Français

  • hasılı — zf. Sözün kısası, kısacası Hasılı ne söyledikse kâr etmedi. H. Taner Birleşik Sözler hasılıkelam …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hasılıkelam — zf., esk., Ar. ḥāṣil + kelām Sözün kısası, kısacası …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kısacası — zf. Kısa söylemek gerekirse, sözün kısası, elhasıl, velhasıl, velhasılıkelam, hülasa Bir kimse, doktor, avukat, yargıç, kunduracı, kısacası ne iş görürse görsün, gerekli sanat eğitiminden yoksunsa gördüğü işin önemini kavrayamaz. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • özcesi — zf. Özet olarak, kısacası, sözün özü, sözün kısası …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»